Bir Bulut Olsam adlı dizide her gün köyün çocuklarını mayınlı bir araziden geçirerek okula götüren genç bir kadını canlandıran Melisa Sözen ‘Ajitasyon yapmıyoruz. Son karar izleyicinin’ diyor
O, köyündeki çocuklar okullarından geri kalmasın diye her sabah mayınlı yollardan geçerek onları okula götürüp getiren fedakar bir kadın. Mutsuz bir hayatı ve evliliği var. Herşeye rağmen yaşama sımsıkı tutunuyor. Bu kadın Bir Bulut Olsam dizisinde Narin karakterini canlandıran Melisa Sözen. Sözen başrollerini Engin Akyürek ve Engin Altan Düzyatan ile paylaştığı yeni dizisinden oldukça umutlu. Çekimler için sık sık Mardin’e giden güzel oyuncu her ne kadar iklim şartlarından şikayet etse de orada bulunmaktan dolayı mutlu. Dizi için fiziksel değişiklikler yapan genç kadının en büyük isteği ve hayali ise kendisini çok mutlu ve huzurlu bir yerde görmek…
Uzun zamandır ekranlarda göremedik sizi. Şimdi Bir Bulut Olsam ile tekrar karşımızdasınız. Projeden bahseder misiniz?
Senaryo Meral Okay’ın. Kendisi bize çekimlerden önce ön çalışma için fırsat verdi. Okuma çalışmaları yaptık. Çekimlerden önce Mardin’e gittik. Şanslıydık çünkü daha öncesinde bir hazırlık süremiz oldu. Daha sonra da çekimlere başladık.
Dizideki karakterinizden biraz bahseder misiniz?
Narin Bulut karakterini canlandırıyorum. Narin bir çocuk kadın ve adının aksine çok güçlü biri. Yaşadığı zorluklara ve sıkıntılara rağmen yaşama inancını kaybetmeden hayatına devam ediyor. Derdini hep bulutlara ve Allah’a anlatıyor. İçindeki inanç ona büyük bir güç veriyor. Mutsuz bir evliliği ve mutsuz bir hayatı var.
ROLÜMDEN ETKİLENİYORUM
Son çalışmalarına baktığımızda genelde mutsuz kadın rollerindesiniz. Bunun bir sebebi var mı?
Mutsuz kadın karakterleri canlandırmam bir tesadüf yani proje neyi gerektiriyorsa o karakteri canlandırıyorum. Ama yine de hem benim karakterimde hem de bana hizmet edebilecek roller üzerinden tercih yapmaya çalışıyorum.
Rollerinizden etkileniyor musunuz?
Bu karakterlerden ve mutsuzluklarından etkilenmemek mümkün değil. Çünkü onları siz canlandırıyorsunuz. Ayrıca rolünüzü iyi yapmak için sizin de içinizde bir yerlerin açılması gerekiyor.
Mardin’de çekim yapmak sizi zorluyor mu?
Aslında orada çalışmaktan dolayı çok mutluyum ama iklim şartlarından dolayı biraz zorlanıyoruz. Yani bir tek havanın soğukluğu bizi zorluyor. Çünkü çok üşüyoruz. Ama yakında çekimler için tekrar gideceğiz Mardin’e ve gittiğimizde büyük ihtimalle hava ısınmış olacak.
Peki, sürekli İstanbul - Mardin arası yolculuk yapmak yorucu olmuyor mu?
Olmuyor çünkü çoğunlukla Mardin’deyiz. İstanbul çekimlerimiz daha az. Dolayısıyla İstanbul’a ara sıra geliyoruz.
Bir hayli zayıflamışsınız. Dizi için mi?
Dizi için birçok fiziki değişiklik oldu ama kilo vermedim özellikle. Hatta Narin karakteri için kilo bile aldım. Ama bu aralar yorgun olduğum için çökmüş ve zayıf görünebilirim.
Değişiklikler oldu dediniz. Ne gibi değişikliklerdi bunlar?
Saçlarımı uzattık, kakül kestik, kaşlarımı kalınlaştırdık, az önce dediğim gibi Narin için kilo aldım. Zaten bunlarla istediğimiz değişiklikleri elde etmiş olduk.
Oyuncu olarak kendinizi nasıl buluyorsunuz?
Daha yapacak ve öğrenecek çok şeyim var. Her geçen gün işimde çıtayı daha ileriye atmaya çalışıyorum. Tabii ki çok eksiğim var ama yapmaktan en çok keyif aldığım şey oyunculuk olduğu için elimden geleni ardıma koymuyorum. Şunu da biliyorum ki bu işte iyi olmasaydım var olmazdım.
Bu aralar birçok dizi yayından kalktı. Sizin böyle kaygılarınız var mı?
Herkes kadar kaygılanıyoruz. Sonuçta hem senaryo, hem de ekip çok güzel. Bir noktadan sonra zaten önemli olan o işi nasıl yaptığın olmaya başlıyor. Gerçekten o emeği verip sonrasını seyirciye bırakmak en doğrusu sanırım. Ayrıca proje tutsun diye işi ajitasyona çevirmek ve kaliteyi aşağıya çekmektense gereken emeği ve özeni göstermeye daha çok dikkat ediyoruz.
Sade yaşamayı seviyorum
Makyaj yapmamışsınız sevmiyor musunuz?
Çekimlerin dışında makyaj yapmaktan hoşlanmıyorum, sevmiyorum da. Hem setlerde sürekli makyaj yapıldığı için bu sayede yüzümü de dinlendirmiş oluyorum.
Dizi dışında neler yapıyorsunuz?
Şu son birkaç aydır hiçbir şeye vakit ayıramıyorum. Çünkü çekimler yorucu oluyor. Çekim olmadığında da uyumayı tercih ediyorum. Bir de zaten özellikle sade yaşamayı tercih ederim. Set olmadığında takıyorum sırt çantamı, kafama göre geziyorum. Bir yerlerde oturuyorum, yazıyorum, çiziyorum. Biraz kafama göre takılıyorum.
İleride kendinizi nerede görmek istiyorsunuz?
Kesinlikle mutlu ve huzurlu bir yerde görmek istiyorum. Bunu asla geçiştirmek için söylemiyorum. Tabii ki çok iyi bir oyuncu olmayı istiyorum ama onun dışında en çok istediğim mutlu, huzurlu ve iyi bir insan olmak.
Bakalım bu dizinin hali ne olucak 
